Bir Zamanlar Epey Fakir Olan Tayvan Nasıl Oldu da Dünyanın En Zengin Ülkelerinden Biri Hâline Geldi?
1949 yılında, Tayvan tarihi bir nüfus patlaması yaşadı. Üç yıl içinde nüfus %25 arttı ve bu artış, 600.000 asker de dahil olmak üzere olağanüstü büyümeyi temsil ediyordu.
Peki bu küçük ada devleti, yoksulluk ve savaşın pençesinden nasıl kurtuldu ve günümüzdeki ekonomik devlerden biri hâline geldi?
1949’da Çin Cumhuriyeti hükûmeti ve kalan askerleri, iç savaştan kaçarken Tayvan’a sığındılar.
İkinci Dünya Savaşı sırasında Japon İmparatorluğu’nun kontrolü altında olan Tayvan, savaştan sonra Çin’e iade edildi. Ancak yeniden yapılanmak yerine, kaynakları iç savaşta kullanıldı.
1950’de Tayvan kişi başına düşen GSYİH açısından Haiti, Madagaskar ve Kongo’dan daha fakirdi. Yeni Tayvan dolarının kurulması ve Amerika Birleşik Devletleri’nden alınan ekonomik yardımlar sayesinde hükûmet, tarımda kendi kendine yeterlilik için geniş kapsamlı toprak reformları uyguladı.
Reformlar, çiftçilerin gelirlerini üç katına çıkardı ve tarımsal üretim değerini 16 yıl içinde iki katına çıkardı.
Hükûmet, ithal malların yerine yerel ürünleri koymak amacıyla ithalatı sınırlayan politikalar uyguladı.
Politikalar; çimento, plastik, tekstil ve inşaat gibi devlet destekli sanayilerin hızlı büyümesini sağladı. 1966’da Tayvan’ın ilk ihracat işleme bölgesi kuruldu ve IBM, Philips ve Texas Instruments gibi teknoloji devleri bu bölgede üretim yapmaya başladı.
1970’lerde, hükûmet yüksek teknoloji üretimini teşvik etmek amacıyla büyük yatırımlar yaptı. Tayvan, dünyanın en gelişmiş yarı iletkenlerinin %90’ını üreterek bu alanda küresel bir lider hâline geldi. TSMC ve United Microelectronics Corporation gibi şirketler, Tayvan’ı teknolojinin merkezi olmasını sağladı.
1980’lerin sonlarında Tayvan hükûmeti, siyasi reformlar yaparak demokrasiyi teşvik etti.
Siyasi özgürlükler genişletildi, basın özgürlüğü sağlandı ve muhalefet partilerinin kurulmasına izin verildi. Bu reformlar, Tayvan’da siyasi istikrarın sağlanmasına ve ekonomik kalkınmanın sürdürülebilir olmasına katkıda bulundu.
Demokrasi, Tayvan’ın uluslararası alanda tanınmasını ve dış yatırımların artmasını sağladı. Tayvan sadece siyasi reformlar yapmakla da kalmadı, eğitim ve araştırma-geliştirme yatırımlarına büyük önem vererek bilgi ekonomisine geçiş yaptı.
Üniversiteler ve araştırma kurumları, yüksek teknoloji alanında uzmanlaşmış insan gücü yetiştirdi. Bu sayede Tayvan’da inovasyon ve teknoloji odaklı yeni şirketler ortaya çıktı.
Eğitim ve Ar-Ge yatırımları, Tayvan’ın rekabet gücünü artırdı ve ekonominin sürdürülebilir büyümesini sağladı. Yaptıkları onca şeyin ardından nasıl zengin olduklarına pek de şaşırmamak gerek sanki?
Bucak escort
Gölhisar escort
Altıparmak escort
Bursa Heykel escort
Gemlik Escort
Görükle Escort
İnegöl Escort
Nilüfer Escort
Osmangazi escort
Yıldırım Escort
Biga Escort
Çan Escort
Gelibolu Escort
Çerkeş escort
Ilgaz escort
Alaca escort
iskilip escort
Osmancık Escort
Sungurlu Escort
Pamukkale escort
Bağlar escort
Bismil escort
Ergani escort
Akçakoca Escort