Dünya

Denizler Nasıl Oluşur? Bunlar özellikle nelerdir?

Dünyamızın dörtte üçü, yani yarısından fazlası sudan oluşmaktadır. Bu suyu okyanuslarda ve denizlerde büyük kütleler halinde görüyoruz. Yaşadığımız Anadolu coğrafyasının üç yakasında bile denizler var. Bir deniz kıyısındaki bu devasa su kütlesine bakıp hayal kurarken bir dakikanızı ayırın. Milyonlarca yıldır orada olan bu deniz nasıl oluştu?Ve özelliklerini hiç düşündünüz mü?

Denizin oluşumuna gelmeden önce, bazen birçok insanın deniz ile okyanusun ortası arasındaki temel farklardan habersiz olduğunu fark ederiz. Bu konuda kimseyi suçlamak doğru değil, çünkü deniz olmayan yerlerin adları bile bazen deniz olarak anılır, bu nedenle coğrafya ile yakından ilgili değilseniz, farklılıkları tam olarak anlayamayabilirsiniz. Gelin hakkında en temel soru Denizler nasıl oluşur?sorusuna cevap arayalım ve bu arada denizlerin oluşumu ile ilgili değerli özelliklerini görelim.

Temel bilgilerle başlayalım, deniz nedir?

Okyanuslarla doğrudan temas halinde olan büyük su kütlelerine deniz denir. Okyanus ilişkileri nedeniyle Ayrıca okyanus kolları olarak da adlandırılırlar. Okyanusla temasları olmasa bile bazı su kütlelerine deniz büyüklüğünde oldukları için deniz adı verilir. Ekosistemin temel taşı olan ve milyarlarca mikroorganizmayı barındıran denizler, okyanuslarla birlikte tüm su kütlelerinin %96’sını oluşturmaktadır.

Denizlerin çoğu tuzludur. Bu toz oranı yüzde 3,5 ve üzeri olduğunda su kullanılamaz hale gelir. Yani deniz suyunu içemez veya farklı bir amaçla kullanamayız. Yine de denizler değerlidir çünkü bugün bile ticari ulaşımın büyük bir bölümü deniz yoluyla sağlanmaktadır.

Dünya önce bir gaz ve toz bulutuydu, sonra yağmurlar başladı:

Büyük Patlama’dan sonra oluşan evrende, patlamanın etkisiyle sayısız parça dönmeye başladı. Bu dönüş sırasında bazıları birbirine oldukça yakındı ve Yerçekimi kuvvetleri sayesinde birleşmeye başladılar.Bunlardan biri içinde yaşadığımız Dünya gezegeniydi. Gezegenimiz donmuş buz, silikat ve metal yapılardan oluşuyor.

İlk yağmurun başlamasıyla ilgili farklı teoriler var. Bazı teorilere göre, göktaşları ile Dünya’ya gelen buz güneş ışınlarıyla ısındı ve bildiğimiz şekliyle su döngüsü oluştu. Diğer bir teoriye göre ise yaşanan sayısız volkanik aktivite nedeniyle sıcaklık yükselmiş ve başlangıçta oluşan gaz tabakası olan atmosferde birikerek yağmura dönüşmüştür. Yani her iki teoriye göre de Dünya’da aslında buz halinde su vardı. Yağmurun yağması için gereken tek şey bu buzun buharlaşmasıydı. Bunu esasen birbiri ardına izledi.

Gelelim asıl soruna, denizler nasıl oluşur?

Denizlerin milyonlarca yıl önce oluştuğu iddia ediliyor. Yerkabuğu granit ve bazalt kayaçlarından oluşur. Suyun olmadığı yerde yani toprakta bulunan kayalar granittir. Deniz tabanı bazaltlardan oluşmaktadır. Çünkü granit yüksektir ve üstte kalır. Bazalt ağırdır ve aşağıda kalır.

Aralarındaki kütle farkından dolayı bu iki kayaç arasındaki fark, yerçekimi ve dış etkenlerin etkisiyle giderek genişlemiştir. Su döngüsünün bir sonucu olarak düşen yağmur suyu zamanla daha aşağıda bulunan bazalt ocaklarında birikmiştir. Biriken su bazalt zemini soğuttuğu için buharlaşma olmamıştır. Milyonlarca yılda biriken su o kadar çoğaldı ki bugün deniz dediğimiz su kütleleri ortaya çıktı. Denizler bu şekilde oluşmuştur.

Granit ve bazalt günlük hayatımızın bir modülüdür:

Granit ve bazalt, yani yeryüzünü oluşturan kayalar, başlı başına yerde duran unsurlar olmayıp, aynı zamanda insan uygarlığının kurulmasındaki en değerli unsurlardır. İçin Göbeklitepe gibi ilk insan yerleşimlerine baktığımızda veYapılan birçok malzemede granit ve bazalt kullanıldığını görmekteyiz.

Granit ve bazalt kayaları bazen yerin çok altında bazen de elimizin altında olabilir. Volkanik faaliyetler sırasında Bu sorunlar çok yaygın. Günümüzde bazalt ve granitin en yaygın kullanıldığı alan inşaat dalıdır. Özellikle bazalt son derece sağlam bir kaya olduğu için sıklıkla tercih edilmektedir. Hatta artık evlerimizde mutfakların tezgahlarında bile granit kullanılmaya başlandı.

Gelin biraz daha yakından tanıyalım: Denizlerin özellikleri nelerdir?

Yeryüzündeki çukurları dolduran büyük tuzlu su kütlelerine deniz denir. Denizler göllerden daha büyük, okyanuslardan daha küçüktür.Deniz suyunun tuzluluğu buharlaşma hızına, aldığı yağış miktarına, akarsularla temasına ve buzullara yakınlığına göre değişir.

Denizden farklı olsa da Deniz suyunun yüzde 78,3’ü tuzlu,Yüzde 9,4 magnezyum klorür, yüzde 6,4 magnezyum sülfat, yüzde 3,9 kalsiyum sülfat, yüzde 1,7 potasyum klorür.

Kızıldeniz dünyanın en tuzlu denizi olarak kabul edilir ve Baltık Denizi dünyanın en tuzlu denizi olarak kabul edilir. Denizlerin temel özelliği okyanusla teması olduğu için, Dünyanın farklı yerlerinde birçok farklı büyüklükte deniz vardır. 2.5 milyon kilometrekarelik genişliğiyle Akdeniz dünyanın en büyük denizi, 11.500 kilometrekarelik genişliğiyle Marmara Denizi dünyanın en küçük denizidir.

Aynı görünseler de aslında oldukça farklıdırlar: Denizler türlerine göre nasıldır?

Konumlarına ve coğrafi yapılarına göre denizleri üçe ayırmak mümkündür; marjinal denizler, orta denizler ve iç denizler. Sınır denizleri, ana karaya bitişik ve okyanusla teması olan denizlerdir. Bazı büyük göller, okyanusla temasları olmasa bile deniz olarak adlandırılacak kadar büyük oldukları için sınır denizleri olarak da kabul edilirler.

Kıtalarla çevrili denizler orta denizler olarak sınıflandırılır. Bu tür bir deniz okyanusa oldukça dar bir kanalla bağlanırlar. Çoğunlukla karaların içinde bulunan denizlere iç denizler denir. İç denizler ya bir orta denizle ya da sınırlı da olsa bir okyanusla bağlantılıdır.

Peki deniz, göl ve okyanus arasındaki fark nedir?

Denizler ve okyanuslar arasındaki temel fark, denizlerin çok daha küçük olmasıdır. Çoğu zaman okyanuslar denizlerden çok daha derindir. Kıta sahanlığında da derinlikle ilgili bir durum oluşur. Denizlerin kıta sahanlığı yani 200 metre derinliğe kadar uzanan kara kaynaklı kayalarla kaplı daha az eğimli alan çok daha geniştir. Okyanuslarda sıcaklık daha yüksek, dalgalar daha uzun ve depremlerin etkileri çok daha güçlü.

Nasıl ki denizler okyanuslardan küçükse, göller de denizlerden küçüktür. Büyüklerine deniz denilse de Göller deniz değildir çünkü okyanus teması yoktur. Deniz suyu tuzlu iken göl suyu sodalı veya tatlıdır. Bu nedenle göllerde tatlı su canlıları yaşar. Yine aynı nedenle tuzlu deniz suyunun kaldırma kuvveti çok daha fazladır. Kaldırma kuvveti, nakliyeyi etkileyen en değerli faktördür.

Dünyadaki denizler, bağlı oldukları okyanuslara göre:

  • Pasifik Okyanusu:
    • Şili Denizi
    • Alaska Körfezi
    • Bering Denizi
    • Arafura Denizi
    • Banda Denizi
    • Bohol Denizi
    • Cortez Denizi
    • Japonya Denizi
    • Ceram Denizi
    • Cava Denizi
    • Ünlüler Denizi
    • Doğu Çin Denizi
    • sulu deniz
    • Filipin Denizi
    • Flores Denizi
    • Mercan Denizi
    • Güney Çin Denizi
    • Timor Denizi
    • Sarı Deniz
    • Maluku Denizi
    • Tay Denizi
  • Hint Okyanusu:
    • Kızıl Deniz
    • Timor Denizi
    • Aden Körfezi
    • Basra Körfezi
    • Arap Denizi
    • Umman Körfezi
    • Andaman Denizi
    • Bengal Denizi
  • Atlantik Okyanusu:
    • Karayib Denizi
    • Kuzey Denizi
    • Baltık Denizi
    • Fundy Körfezi
    • irlanda denizi
    • akdeniz
    • Adriyatik Denizi
    • Ege Denizi
    • Trakya Denizi
    • Girit Denizi
    • Kara Deniz
    • Marmara Denizi
    • Alboran denizi
    • Katalan Denizi
    • Girne Körfezi
    • Azak Denizi
    • Finlandiya Körfezi
    • Baffin Körfezi
    • Kelt Denizi
    • Meksika körfezi
    • Sargasso Denizi
  • Kuzey Buz Denizi:
    • Grönland Denizi
    • Beyaz Deniz
    • Çukçi Denizi
    • Hudson Körfezi
    • Doğu Sibirya Denizi
    • Amundsen Denizi
    • Deniz kuyuları
    • Kara Deniz
    • Norveç Denizi
    • Laptev Denizi
    • Lincoln Denizi

okyanuslarla temasları ile diğer büyük su kütlelerinden ayrılırlar. Denizler nasıl oluşur? sorusuna cevap vererek denizlerin oluşumu hakkında bilmeniz gereken özelliklerden bahsettik. Nerede olurlarsa olsunlar, denizler dünyamız için son derece değerlidir ve bu nedenle her zaman korunmayı hak ederler. Bahis hakkındaki düşüncelerinizi yorumlarda paylaşabilirsiniz.

camelihaber.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu